Ergenlikte kilo almak, çok zayıf olmak ya da kendini kilolu hissetmek; çoğu zaman çocukluktan itibaren süregelen yanlış beslenme alışkanlıklarının işaretidir. Çocukluk döneminde edinilen “ödül yiyecekleri”, yetersiz veya dengesiz beslenme, ergenlikte kilo sorunlarına zemin hazırlar. Yetişkinlikte sürekli diyetlerle uğraşmamak için ergenlik, bu hataları fark edip düzeltmek adına çok önemli bir fırsattır.
Üstelik ergenlik, tıpkı bebeklik gibi hızlı büyüme ve gelişme dönemidir. Bu dönemde dengeli ve yeterli beslenme, sadece bugünkü enerji ihtiyacını karşılamakla kalmaz; gelecekteki sağlığın da temellerini atar.
Hamburgeri, pizzayı kim sevmez? Arkadaşlarla keyifle yenince daha da cazip olur. Ancak fast food beslenme modelinin temel beslenmeye dönüşmesi, sağlığı ciddi şekilde etkiler.
Araştırmalar, fast food ve işlenmiş gıdaların erken ergenlik riskini artırabileceğini gösteriyor. Bunun birkaç nedeni var:
Sonuç: Erken ergenlik, hızlı kilo artışı ve uzun vadede obezite riski.
Özellikle kız çocuklarında vücuttaki yağ oranı arttıkça erken ergenlik riski de artar. Çünkü ergenlik başlangıcında sadece yaş değil, vücut kitle indeksi (VKİ) ve yağ oranı da belirleyici olur.
Erken ergenlik, büyümenin olması gerekenden önce tamamlanmasına yol açar ve bu da boy kısalığı başta olmak üzere gelişim problemlerine sebep olabilir.
Ergenlikte kilolu olmak, gelişimi destekleyen bir durum değildir. Çünkü ergenlik boyunca yağ hücresi sayısı artar. Bu dönemde vücuttaki yağ oranının fazla olması, yetişkinlikte daha fazla yağ hücresine sahip olunması anlamına gelir ve kilo vermek zorlaşır.
İdeal kilo; yalnızca fiziksel görüntüyle değil, boy-kilo oranı, bel-kalça çevresi ölçümleri ve cinsiyet göz önüne alınarak hesaplanmalıdır.
Çoğu aile sağlıklı beslenmeyi ancak ileri yaşlarda ya da obezite problemi başladığında gündeme alır. Oysa ergenlikte doğru beslenme alışkanlıkları kazandırmak, en etkili önleyici yatırımdır.
Kadın ve erkek bedenleri ergenlikte farklı ihtiyaçlara sahiptir.
Bu nedenle, beslenme planları mutlaka biyolojik cinsiyete göre uyarlanmalıdır.
Sınav stresinde bazı gençler fazla yemek yerken bazıları iştahını kaybeder. Her iki durum da uzun vadede hem kilo kontrolünü hem de ruh sağlığını olumsuz etkileyebilir.
Ailelerin yapması gereken:
Obezite ya da erken ergenlik riski yoksa ergenlikte hedef “zayıflamak” değil, ideal vücut ağırlığını koruyacak sağlıklı yaşam tarzını oturtmak olmalıdır.
Böylece fazla kilo doğal şekilde azalır ve sağlıklı bir metabolizma oluşur.
Ergenlik, beslenmenin en kritik olduğu dönemlerden biridir. Bu süreçte kazanılan doğru alışkanlıklar, sadece kiloyu değil; sağlığı, boy uzamasını, hormon dengesini ve özgüveni de doğrudan etkiler.